Cumartesi, Temmuz 08, 2006

Yaşama Dair Notlar...


Herkes hayatı sadece konuşuyordu.Kesik cümlelerle yavaşca eklenirken bu büyük kalabalığa,her ayrıntıya bir ömür harcadın.Güneşin altında söylenmiş bütün cümlelerden,ışıksız ölü taşlar döşedin menziline.Büyük çekilmenin eşiğindesin şimdi.Her hamlede biraz daha yaralanarak,yenilginin o dayanılmaz uyuşmasını tadıyorsun.Her iyi sözde,içinde filizlenen boğucu girdabın garip hazzını duyumsuyorsun.Zaaflarından görkemli taklar yapıp ketumluğunu kutsuyorsun.Giderek incinmenin ve aşağılanma halinin karşılıksız kabule dönüştüğü tuhaf bi çemberin içindesin.Bir sevgi ve sadakat abidesi olacaktın;oysa bir güven yengisine dönüştü yaşamın.İflah olmaz bir özgürlük tutkusunun seni getirdiği yerdesin.Aklın taşlaştı yüreğin çan eğrisinin ucunda.Adının anılması bile sana fazla geliyor.sana söylenen,senin söylediğin her sözcük belleksiz bir tarih şimdi,sessizliğin o karanlık kuyusunda eriyip giden''..demiş yusuf yavuz kamil koç'un Yolculuk dergisinde..biraz karamsar ama hoşuma gitti alıntıladım..